Page 114 - AYASOFYA
P. 114
A Y ASOFY A ’NIN MİMARİ BEZEMELERİ MUHTEŞEM A Y ASOFY A ’NIN MİMARİ Ö ZELLİKLERİ
Aksi takdirde, böylesi görkemli bir sahnenin yapı için Üçüncü boyutta da ifade edilmeye çalışılan ve Deisis kompozisyonu
hayli kıyı köşe sayabileceğimiz bir yerde olmasını başarılan bir içerik olduğu da belirgin. Giysilerin
başka görüşlerle açıklayabilmemiz gerekir. Görkemli kıvrımları ve dolgunluğu Zoe ve Komnenos
sahne derken, gerçek anlamda bütün Ayasofya’nın panellerinde hükümdarlara değil sadece ortalardaki
hatta bütün Bizans sanatının en görkemlisi dersek kutsal figürlere tanınmış bir ayrıcalıktı. Burada tüm
de çok abartmış olmayız. İçeriğinde Bizans resim figürler kutsal ve hepsi üç boyutlu. Sergilenmeye
sanatından söz eden kitaplar eğer tek bir örnek çalışılan bir zenginlik, mücevherli giysi vb.
imge kullanmaları gerekiyorsa çok nadiren bu Deisis bulunmuyor. Tekniğin icrası da çok daha özenli. Tüm
dışında bir görsele başvuruyorlar. gerçekçiliğin yanında ters perspektifle sunulmuş
olan Kutsal Kitap, yapıtı yine insan merkezli kılıyor.
Aynı galeride ileri ve geri giderken gördüğümüz diğer Perspektif, Batı resminde alıştığımız resmin içinde
sahnelerle kıyasladığımızda bile bu olağanüstülük bulunan bir kaçış noktasından “kaçacağına” merkez
hemen gözümüzün önünde somutlaşıyor. En nokta olarak izleyicinin bulunduğu yeri seçmiş.
azından saraydan Ayasofya’ya doğru uzanan geçitten Hristiyan inancındaki “Tanrı’nın İsa’da tecessüm
gelerek üst katın doğu kapısından giren kişilerin (o ederek insan hâline dönüştüğü ve insana olan
kapıdan geldiğine göre kesinlikle mühim kişilerin) sevgisinden ötürü insanların arasına geldiği” fikrini
ilk göreceği sahne olduğu için de aslında bir nevi perspektifle yansıtmanın yolu, bu kompozisyonlarda
karşılama sahnesi. Loos albümünde de gördüğümüz insanı merkez alan bir perspektif kullanmak olmuş.
gibi aslında bugünkü yalnızlığından çok farklı şekilde,
mermer çevrili bir tür özel alanla, neredeyse bir loca
hâline getirilmiş; bir yandan da sanki çevresindeki
resimler bütününe de hükmeder gibi.
Üslup olarak baktığımızda da diğer sahnelerle
kıyaslanamayacak bir duygu yükü ve iletimi karşımıza
çıkıyor. İmparator sahnelerinde giysilerin üzerine kafa
yapıştırmışlar gibi görünürken (ve nitekim yüzleri
değiştirdiklerinde de fazla bir şey değişmezken)
bu sahnede her şey bir bütün hâlinde ve en az üç
boyutlu.
116 117