Page 21 - AYASOFYA
P. 21

T ARİHÇE                                                                MUHTEŞEM A Y ASOFY A ’NIN MİMARİ Ö ZELLİKLERİ






 Ayasofya’da ana kubbeyi taşıyan dört payenin, dört   Ayasofya’nın  güneybatı  köşesinde,  6.  yüzyıla
 yönde asimetrik bir plana sahip olduğu için yatay   tarihlendirilen ve en erken 13. yüzyıla kadar varlığını
 yüklere aynı  mukavemette direnç veremeyeceğini   sürdürdüğü anlaşılan ilginç bir yapı da, horologion
 de göz ardı etmemek gerekir. Payelerin düzgün kare   olarak bilinen saat kulesidir. Herhangi bir mimari izi
 ya da dörtgen formundan uzak, dört yönde de farklı   olmayan bu yapının Ayasofya’nın özgün tasarımına
 geometrik hatlara sahip olması ve payelerin zemin ve   ait olmadığı ve İustinianus’un 565’daki ölümünden
 galeri katlarında aynı kesitte olmaması taşıyıcı sistemi   sonra tahta geçen yeğeni II. İustin (hd 565-578)
 zorlayan unsurlar olmuştur. Yapının güneydoğu-  döneminde dış narteksin güney cephesine bitişik
 kuzeybatı yönündeki kesitinde görülebilecek statik   olarak yaptırıldığı düşünülmektedir. Silindirik bir kule
 açıdan başka bir netâmeli konu ise zemin ve galeri   formundaki nu yapının cephesinde boyları yaklaşık
 katlarındaki sütunların birbirinden farklı bir sayısal   bir karış büyüklüğünde, 12 ya da 24 adet kapak
 dizilime  sahip olmasıdır. Zemin katta  ana  payeler   bulunduğu bildirilmektedir. Kapakların her birinin
 arasındaki  beş arkadlı dizilim,  galeri  katında  yerini   saat başı açılarak içinden bir kuklanın çıktığı ve saati
 yedi aralıklı bir arkada bırakmıştır.  bildirdiği nakledilirken, horologion içinde kapaklarla
                  kuklaları harekete geçiren dişli bir mekanizmanın
 Zemin ve galeri katlardaki sütunlarda görülen bu   olduğu düşünülmektedir. Ayasofya’nın ne zaman
 durum, ana kubbe ağırlığının doğrusal bir şekilde   yok olduğu bilinmeyen bu yapısının bulunduğu
 zemine aktarımını engellemektedir. Ayasofya’nın   yer, Osmanlı döneminde de zamanın bildirimi için
 ana kubbesinin üzerine oturduğu kuzey ve güney   kullanılmıştır. Yapının güneybatı cephesine asılmış
 beden (tympanum) duvarlarıyla, merdiven kulelerinin   güneş saati,  Ayasofya’nın cami olarak kullanımında da
 cephelerindeki pencere açıklıklarının 6. yüzyılda,   zaman bildirme geleneğinin yapının aynı bölümünde   Horologionun Osmanlı güneş saatinin asılı bulunduğu alanda yer
 mevcut görünümlerine nazaran daha boşluklu   devam ettirildiğini göstermektedir.  aldığı düşünülmektedir.
 olduğu değerlendirilmektedir. Duvarları tahkim
 etmek adına bu pencere açıklıklarının sonraki
 dönemlerde daraltılmıştır.
                      Osmanlı dönemine ait
                      güneş saati





















 Ayasofya Cami iç mekanına bakış, İÜ Nadir   Ayasofya Cami iç mekanına bakış
 Eserler Kütüphanesi arşivi




 22                                                                                                                        23
   16   17   18   19   20   21   22   23   24   25   26