Page 143 - AYASOFYA
P. 143

MUHTEŞEM  A Y ASOFY A ’NIN  DOĞAL  T AŞL ARI                                 MUHTEŞEM A Y ASOFY A ’NIN MİMARİ Ö ZELLİKLERİ






 Giriş  nitelikteki doğal taşın yaygın bir biçimde kullanıldığı
 önemli bir mimari yapıttır. Yapıda kullanılan doğal
 taşların tasviri ve mimari kimliğe kattığı önemlerini
 Mimari bir yapının anlamını ortaya çıkaran başlıca   yansıtmak  amacıyla  antik  dönemde,  önemli
 unsurlar;  o  yapıyı  oluşturan  mimari  elemanlar  ve  o   yazarlarca (Prokopios, Mabeyinci Pavlos gibi); şiirsel
 elemanların bir arada yapıda nasıl kullanıldığıdır.   nitelikte manzum eserler yazılmasına rağmen, yapının
 Yapının mimari kimliğini ise çağa bağlı üsluplar, işlevi   sadece doğal taşları ile ilgili günümüzde mevcut
 ve mimari elemanlarında kullanılan yapı malzemeleri   “kapsamlı” bir yazılı eser bulunmamaktadır. Bu eksiğin
 oluşturmaktadır.   Bu  bağlamda  Ayasofya,  Bizans   giderilmesi amacıyla, çalışma kapsamında; yapıda
 1
 mimari üslubuna sahip, zaman içerisinde kilise, cami   kullanılan doğal taşların türleri, kökenleri ve kullanım
 ve müze işlevleri üslenen ve esas yapı malzemesi   yerleri, yerinde yapılan gözlemler, incelemeler ve
 olarak doğal taş ile pişmiş kil toprağın (tuğla) yoğun   literatür araştırmaları ışığında tespit edilerek, bu kitap
 olarak kullanıldığı önemli anıtsal niteliğe sahip bir   bölümünde verilmeye çalışılmıştır.
 mimari eserdir.

 Geleneksel bir yapı malzemesi türü   İkı ̇ncı ̇ Ayasofya Yapısının

 olan doğal taşlar; bilimsel açıdan   Kalıntılarındakı ̇ Doğal Taşlar

 doğanın  kendi  uzun  ve  karmaşık
 hikâyesini yazdığı en güvenilir belge,   1935 yılında, günümüzdeki yapının batı avlusunda

 teknik açıdan ise en dayanıklı doğal   (müze dönemindeki giriş kısmında), Alman Arkeoloji
 Enstitüsü’nden arkeolog A. M. Schneider tarafından
 malzemedir.   yürütülen kazılarda, İkinci Ayasofya’ya (imparator II.
 Theodosius dönemi; MS 415) ait doğal taştan oluşan
 birçok kalıntı bulunmuştur. Günümüzde, Ayasofya’nın
 Bu nedenle doğal taşlar, insanlık tarihinin, kültürel
 ana  girişinin  yanında,  bahçenin  kuzeybatı  kenarında
 çeşitliliğin  ve  mimari  yapıların  tarihi  kimliğinin   Günümüzdeki Ayasofya’nın bahçesinde bulunan II. Ayasofya’ya ait doğal taştan kalıntılar.
 görülebilen bu kalıntılar başlıca; portik kalıntılarını
 günümüze aktarılmasında önemli bir rol üstlenmiştir.
 oluşturan; friz, arşitrav ve korniş parçaları, merdiven
 Ömürleri uzun olsun diye, değerli olan her şey taşa
 basamakları, sütunlar, sütun başlık ve kaideleri, kapı
 işlenmiş, kutsanan imgeler taşta can bulmuştur.     pudingi, Çanakkale-Kestanbol graniti (Granito Violetto)   büyük ve kendisinden önce gelen imparatorların
 2
 söve ve lentoları ile bazıları kabartmalarla (Erken
 Hıristiyan ikonografisinde on iki havariyi temsil eden   ve Yunanistan’ın Teselya serpantin breşi (Verde Antico)   yaptırdıklarından çok daha görkemli bir yapı inşa
 Mimarlık tarihinin başyapıtı olarak tanımlanan
 kuzu figürleri) işlenmiş mermer bloklardır.  Bu mimari   türünde doğal taşlar kullanılmıştır. Ayrıca kazılar, İkinci   ettirmeye karar vermiştir. İnşaatında yaklaşık; 1000
 3
 günümüzdeki Ayasofya, olağanüstü duvar ve tavan
 yapı elemanlarından oluşan kalıntılarda başlıca;   Ayasofya’nın zemininin, Üçüncü yani günümüzdeki   usta ve 10.000 amelenin çalıştığı söylenen Üçüncü
 mozaik süslemelerinin yanı sıra, gerek kilise, gerekse
 Marmara Adası (Prokonnesos) mermeri, Hereke   Ayasofya’nın zemin kotundan yaklaşık iki metre daha   Ayasofya’nın yapım çalışmasına MS 23 Aralık
 camii  döneminde farklı tür ve  kökende, zengin
                  aşağı bir düzeyde bulunduğunu ortaya koymuştur.           532’de başlanmış, 27 Aralık 537’de tamamlanmış ve
                                                                            günümüzdeki görünen halini almıştır. ,
                                                                                                              4 5
 1  Elif  Atıcı  ve  Mehmet  İnceoğlu,  “Ayasofya’nın  Mimarlık  Bağlamında  Okunabilirliği,”  Uluslararası   3  Claudia Barsanti and Alessandra Guiglia, The Sculptures of the Ayasofya Müzesi in Istanbul: A Short   İkinci Ayasofya’nın, MS 532 yılındaki “Nika İsyanı”
 Toplumsal Bilimler Dergisi, 2/2 (2018), s. 116.  Guide, (İstanbul: Ege Yayınları, 2010), s. 19-21.
                  sırasında  yakılıp  yıkılmasından  sonra,  imparator
 2  O. Serkan Angı, Orhan Yavuz ve Emin Çiftçi, “Geçmişten Günümüze İstanbul’daki Önemli Yapılarda   4  Dirimtekin, Ayasofya Kılavuzu, s. 3.
 Kullanılan Yöresel Yapı ve Kaplama Taşlarının Jeo-Litolojik ve Arki-Tektonik Özellikleri,” İstanbul Üniv.   I. Iustinianos, öncekilerden tümüyle farklı, daha
 Müh. Fak. wYerbilimleri Dergisi, 28/1 (2017a), s. 163.                     5  Dursun, Ayasofya Müzesi Kültür Envanteri, s. 42.



 144                                                                                                                      145
   138   139   140   141   142   143   144   145   146   147   148